Kadın, evinin yanından geçen tren yolundan ve tren geçtiğinde sallanan yatak odası dolabından şikayetçi idi. Kadının pek kıskanç olan kocası, dolapla ilgilenmeyince, kadın kocası evde yokken dolap için bir marangoz çağırdı. Marangoz eve gelip, yatak odasındaki dolabın tüm vidalarını kontrol ettikten sonra kadına, “ Bir de dolabın içerisindeki vidaları kontrol edeyim. Trenin geçmesine beş dakika var. Tren geçerken problemin ne olduğunu daha iyi anlayabilirim.” Deyip dolaba girdi.
Tam bu sırada, eve vakitsiz geleceği tutan kıskanç koca da hışımla eve girdi. “Kapıdaki erkek ayakkabıları da kimin?” diye bağırarak, evin içinde dönmeye başladı. Yatak odasındaki dolabın kapağını açmasıyla, marangozu karşısında buldu. Kıskanç koca, burnundan soluyordu. Marangoza, “ Ne arıyorsun sen burada?” diye bağırdı. Talihsiz marangoz, oldukça kısık bir sesle yanıt verdi:
“Şimdi size tren bekliyorum desem, hayatta inanmazsınız!…”
