Karnenin öğrenci için ne anlama geldiğini öğrenmenin yolu, öğrencilerden bunu öğrenmektir. Çocuklar 6-12 yaş dönemleri arasında, Erikson’un Sosyal Gelişim Kuramına göre, Çalışkanlığa Karşı Aşağılık Duygusu içerisindedir. Bu dönemdeki çocuklar eğer derslerinde veya sosyal hayatta başarılı olmazlarsa kendilerinde aşağılık duygusu oluşmaya başlar.
İlkokul ve Ortaokul öğrencilerinin karnelerini değerlendirirken, çocukların psiko-sosyal gelişim özelliklerini dikkate almak gerekir. Öğrencilerin karneleri notlarla şişirilmiş veya öğrenci mücadele ettiği halde alması gereken notu alamamışsa, bu çocukta aşağılık duygusunun gelişmesine neden olur. Bugün hayatta belli başarıları elde etmiş insanların geçmişine bakarsak, büyük çoğunluğu daha küçük yaşta başarılı olmanın verdiği hazzı tatmıştır. Bu yüzden de hep başarılı olmak için mücadele etmiştir ve hep başarılı olmuştur.
Öğrenci hiç mücadele etmeden almaması gereken notu almışsa, bu notun değerini bilmez. Bilmediği gibi kendi emeği ile notları almadığını bildiği için mutlu olamaz. Kendi çabası ile not almanın verdiği hazzı tadamaz. Bu yüzden öğrencilerin yüksek notlu karne getirmeleri velileri kandırmasın. Çocukları büyütmek, bir elmasa biçim vermeye benzer. Yapılan hataların telafi mümkün olmayabilir. Çocuk hiç mücadele etmeden, yüksek notlu bir karneye sahip olduğunda, velisini bu halde iken kandırabildiği zaman, çocuğun değer gelişimi olumlu yönde olmaz.
Notların çok düşük olması ise öğrencinin gerçekten başarısız olduğunu göstermez. Zayıflarla dolu bir karne gördüğünüzde, önce bunun gerçek nedenini, sonra da bunları çözmenin yollarını öğrenin. Çocuğunuz yeni okula başlamışsa ona ikinci dönemde yapacağınız destek, sonradan yıllarca yapacağınız desteğe bedeldir. Çocuğunuz kendi sınıfında en başarılı öğrenciler arasında bir defa yer aldığında sürekli burada olmak için kendiliğinden mücadele edecektir. Öğrenciye verilen karne, sadece öğrencinin başarısını göstermez. Öğrencinin, öğretmenin ve velinin başarısını gösterir. Bundan dolayı çocuk karnesinde hoşunuza gitmeyen notlar gördüğünüzde. Çocuğunuza kızmayın, kendinize kızın.
Çocukların başarılı olması için gereken adımları zamanında atmadığınızda, ileride bunları düzeltmek çok zor olmaktadır. Öğrencilerinize başarılı olmanın hazzını yaşatın. Bir şeyler başardıklarında bunlarla ödüllendirin. Yalnız ödül, başarının ne çok üstünde ne de çok altında olsun. Yapılan işten çok daha değerli bir ödül verdiğinizde sonraki başarıları için uygun ödül bulamayabilirsiniz. Yapılan işten çok değersiz bir ödül verdiğinizde ise ödülün, ödül olma niyeti ortadan kalkar.
Çocuklarınıza karne hediyesi olarak alacaklarınız, çocuğun gerçek başarısına karşılık gelmelidir.
Çocuklarınızda başarılı duygusunun gelişmesi dileğiyle